4 Altın Bilgi ile Landing Page Optimizasyonu yazımda aslında performans reklamları ile uğraşan herkesin bildiği lakin genelde ihmal edilen ayrıntılardan oluşan optimizasyonlardan bahsedeceğim. Bu sebeple makalenin başlığını “4 Altın Bilgi ile Landing Page Optimizasyonu” olarak belirledik.
Müşterilerimiz için ayda binlerce lira CPC ve CPL reklamlara yatırım yapıyoruz. Bu yüzden daima olarak Landing Page tarafında kendimizi geliştirmek zorundayız. Asıl sorun kaliteli ve göze güzel gözüken bir Landing Page’den çok dönüşüm alabilecek bir varış sayfası oluşturmak oluyor. Dönüşüm optimizasyonu hizmeti verirken birinci olarak landing page’e bakıyoruz. Zira para harcanan sayfa bu sayfa oluyor.
Reklamlar ve kampanyalar araçlar tarafında makul bir noktaya geldikten sonra, daha fazla optimize edilecek durum kalmayınca işin teknik tarafta daha fazla neler yapabilirim boyutu kalıyor. Bu boyuta kadar geldiyseniz her şey artık daha sıkıntı diyebilirim.
Bu durumda sizin işinizi kolaylaştıracak kimi bilgiler verelim bakalım…
Öncelikle sanmıyorum ancak hiç bilmeyen varsa şayet ;
LP ( Varış Sayfası, Sonuç Sayfası ) Nedir ?
Kısaca LP olarak tanımlanan, yazımızın bundan sonraki tarafında devam edecek olduğumuz, web sitemize yönlendirdiğimiz ziyaretçileri yönlendirdiğimiz sayfalardır. Yüksek performanslı reklamlar yönetiyorsanız, ana siteye ziyaretçi yönlendirmek her vakit işinize gelmeyebilir. Zira her bir tekil ziyaret çok kıymetlidir ve bunların dönüşüm gerçekleştirmesi için her yolu denersiniz. Ay sonu sayılarda % 1 + 1 – oynama bile performansınızı ve amaçlarınızı önemli olarak etkileyecektir. Ekseriyetle çok fazla reklamlarını gördüğünüz markalar LP kullanır. Açık ve ya kapalı bir form ile veri toplama uğraşı gösterirler. Bütün performans buna nazaran ölçülür. Esasen öbür türlü performanstan fazla biraz süreç branding olarak isimlendirilebilir.
LP ne demek kavradığımızı düşünüyorum; artık gelelim en eğlenceli taraflara…
Daha fazla performans için taktiklere gelecek olursak;
1- Otomatik doldurulan alanlar
Sadece bize has bir durum değil, internette hepimiz tembeliz. Birinci bakışta tahminen Türk insanına çok yakışan bir özellik olsa bile, Dünyanın her yerinde bu durum bu formda. Beşerler kendilerine çok çok yararlı olduğuna inanmadığı anlarda, vakit harcayarak sitede vakit dahi geçirmezler. Vakit geçirmekten çok biz e-posta,telefon üzere bilgilerini de bizlerle paylaşmalarını istediğimiz noktada, bütün bu süreçleri acilen yapabilecekleri bir yapı oluşturmak durumundayız.
Genel bir kural olarak, kullanıcıya bir süreci yapmanız ve tamamlamanız ne kadar kolay olursa, kullanıcıların daha fazla harekete geçmesi ve o süreci tamamlaması o kadar çok mümkündür.
“Form alanlarını otomatik seçme” seçeneğini aktifleştirmek bu fikrin harekete geçirilmesine harika bir örnektir. Açılış sayfasına ulaştığınızı ve şu formlardan birini gördüğünüzü düşünün.
Yukarıda bulunan örneğe yeterlice baktığımızda bir fark göremiyor olabilir. Lakin burada süreç kayıt olmak için formu doldurmaya başladığımızda anlaşılıyor. Tıpkı Google, Facebook, Youtube üzere büyük sitelerin arama mantığı ile birebirdir. Dünyada otomatik tamamlama olarak bilinen bu durum biz internet kullanıcıların üşengeçliğinden dolayı ortaya çıkan tatlı bir durumdur ve bunu kabul edelim hepimiz severiz.
Bu doğrultuda birinci adım olarak kolay doldurulabilir, mümkünse full otomatik tamamlanan formlar oluşturmak birinci tüyomuz olacak.
Wishpond’in Pazarlama Müdürü Kevin Ho’nun analizine nazaran otomatik dolduran ve otomatik doldurulmayan alanlar ile ilgili yapılan A/B testleri sonucu %56’lık bir dönüşüm farkı olduğu ortaya çıkmış. Sayı inanılmaz değil mi? Ufak bir ayrıntı lakin bütün performansınızı etkileyebilir.
2- Tıklayınca açılan pop-uplar
Form alanlarını optimize ederken hepimizin aklından “Acaba e-posta çok mu gereksiz oldu?” , “Telefon numarasını istemezsek şayet, daha mı çok lead toplarız” üzere fikirler geçmiştir. Pekala tam form alanlarını kapatıp bir buton koyma fikrini hiç düşündünüz mü?
Bu durum görsel manada bize yer kazandıracak, yani kocaman bir form alanı yerine ufak bir bilgi ve CTA butonu ekleme fırsatı sağlayacak. Ve aklımızda şu olacak, bu sayfaya kadar gelmiş bir kullanıcı bir de üzerine sizin yazdığınız CTA butonuna basarak harekete geçiyorsa, o formu doldurmadan bırakmaz. Tabi 1.maddede söylediklerimi de dikkate almak gerekiyor.
Yani demek istediğim tam olarak bu fotoğrafta gördüğünüz üzere. Bir çarpıcı test sonuç fotoğrafını de çabucak artık paylaşıyorum.
Buradan çıkartacağımız tek bir net sonuç varsa o şudur ; Kullanıcılar neye dönüşüm yapacağını bilerek formu açarsa, daha fazla dönüşüm elde ederiz. “Hemen E-kitabı İndir!” , “Uygulamayı Fiyatsız Yükle” ,”Şimdi Üye Ol” üzere CTA butonlarını oluştururken sahiden kullanıcılara hayal satmak yerine önemli manada bu butona basarsanız size bu havucu sunacağız dememiz gerekmekte. Öteki türlü bu verilerin ve test sonuçlarının emin olun hiç bir manası yok.
3- Kullanıcı tecrübelerini takip edin
Ciddi bir reklam bütçeniz var ve bunun çöpe gitmesini istemiyorsanız, sitenize gelen trafiğin efektifliğinden emin olamıyorsanız, her şartta bu trafiği hoş tahlil etmeniz gerekmektedir. Son vakitlerde bu mevzu ile ilgili birçok ek araç çıkıyor. Bu üzere durumları fiyatsız olarak yandex metrica ile bile yapabilirsiniz. Daha profesyonel bir şey istiyorsanız Hotjar bu bahiste şu sıralar çok tanınan. Direkt olarak kullanıcıların neler yaptığını / neler yapmadığını / neler yapamadığını! görüntü olarak ekran imajı kaydı alarak dahi size sunabilir.
Bütün bu bilgiler ışığında CTA butonunu, Başlık yazınızı nerelere koyacağınıza karar vermek size kalıyor. Bizim üzere verileri seviyorsanız bu araçlar her vakit yan cebinizde bulunmalı. Yandex Metrica’nın da dediği üzere “Çok Taraflı Web Analizi!”
4- Ayrılırken Pop-up gösterme
Web sitenizi ziyaret eden kullanıcılara onlar tam sayfanızdan çıkarken pop-up göstermek mantıklı bir tahlil. Fakat bunun kendi içerisinde dikkat edilmesi gereken yanları var. Kullanıcıya spam yapmamak üzere mesela.
Bu ne alaka dediğinizi duyar üzereyim. Ancak şaşmaz bir gerçek var ki insan psikolojisi bilmiyorsanız satış yapamazsınız. Satış aslına bakarsanız yalnızca dışarıda birilerini ikna etme sanatı değildir. Web sayfanıza kadar gelmiş bir ziyaretçiyi, tahminen potansiyel bir müşteriyi ikna ederek bilgilerini alabilme sanatıdır.
Pop-up olarak bir CTA gösteriyorsanız sağ üst köşede açık bir biçimde çıkış simgesi bulundurmak hem alttaki sayfanıza kıymet katacak, hem insanları zorlamayarak, ziyanlı bir marka izleniminden sizi kurtaracak. İnternet çöplüğünde çok fazla spam trafik bulunuyor. Herkes bu durumlara aşina. Bu sebepten kalitenizden ödün vermeyerek lead toplama konusunda fark yaratabilirsiniz.
Nasıl bir pop-up koyacağınızı varsayım etmek için 3.maddeye geri giderek tam olarak çıkışlar nerede yaşanıyor tespit etmeniz gerekiyor. Örnek olarak bir e-ticaret sitesi yönetiyorsanız ve çıkışların büyük çoğunluğu Sepette gerçekleşiyorsa burada bir itimat sorunu var demektir ya da tatmin edilemeyen müşteriler bulunuyor manasına gelir. Bu durumda “x eserini de sepetine ekle %10 indirim kazan” üslubunda bir CTA ile yönelmek kullanıcıyı tekrar sitenizde tutmaya yetebilir. Birebir örnekten gidersek şayet tam ödeme adımında çıkış süreci gerçekleşiyorsa tahminen kredi kartı ile ödemek istemeyen lakin kapıda ödeme seçeneğiniz yok diye giden kullanıcılardan bahsediyoruzdur. Bunlara “Kredi kartı ile birinci alışverişte kargo bedava” diyebiliriz.
Elbette bütün bunları net olarak söylemek için çıkışların hangi sayfalardan yapıldığını, çıkan kullanıcıların demografik olarak ortak özelliklerini ve daha bir çok metriği uygunca tahlil etmek gerekiyor. Bir çırpıda yazıldığı kadar kolay olmayan bu tahliller, ilerde markanız ve satışlarınız için büyük yatırım olacaktır. Landing page optimizasyonlarını uzman ellere bırakabilirsiniz SEO ajansı.
